Bilim-Kurgu’nun babalarından sayılan Jules Verne‘nin gençlik yıllarında Fantastik, Gotik, Gerilim, Korku türlerinin edebiyat öncülerinden olan Edgar Allan Poe hayranı olduğu ve onun eserlerinden de etkilendiğini belirtmekte fayda var. Edgar Allan Poe‘nun Türkçe kaynaklarda hiç bahsedilmese de özellikle Fantastik ögeler içeren eserlerinde “Kuantum Fiziği”ne dayanmış olması da önemli bir ayrıntıdır. Jules Verne‘nin “Bilim-Kurgu yazarı” mı yoksa “bilim yazarı” ya da “teknoloji yazarı” olarak tanımlanması gerektiği tartışmaları da ilginçtir. Verne, eserlerinde “bilimsel gerçekliklere” dayanarak romanlarında ki öğeleri açıkladığından dolayı ona “bilim ya da teknoloji yazarı” denmesi gerektiğini belirten görüşler de vardır. Verne ile birlikte Bilim-Kurgu’nun babası sayılan iki isim daha vardır. Bunlar da adına her yıl düzenlenen “Hugo Ödülleri”nin ilham kaynağı olan Mucit Hugo Gernsback ve H.G. Wells’dir. Gernsback‘in yazarlığının yanında bir mucit oluşu da unutmamamız gereken noktalardandır. Wells ise eserlerinde Verne’nin aksine bilim-kurgu ögelerinin teknik açıklamalarını baştan savma bir şekilde geçer. Her iki bilim-kurgu tarzınında geleceği etkilediği ve yönlendirdiği ortadadır.
Haberdar olmadığımız bir kişi var ki, Türkiye’de ki en ünlü Fütürist olarak tanımlanabilecek birisi, biz onu farklı şekillerde tanıyoruz. Nuri Demirağ‘ı çok kişi duymuş çok kişi araştırmıştır. Ancak “Fütürist” olarak tanımlanabilir mi? Buna bakmak lazım. Nuri Demirağ’ın ilk Türk Sigara kâğıdını yaparak başladığı serüveni müteahhitlik ve 1012 km’lik demiryolu yapması ile devam etmiş ilk Türk Tayyare Fabrikası ile zirve yapmıştır. Öyle ki 1936 yılında temellerini attığı havacılık sektörü, 1941 yılında ilk uçuşuşunu yapan ilk yerli Türk uçağı ile umutlanmıştı. Aynı yıl Eylül ayında 12 yerli uçağı çeşitli illerimizde uçurmayı da başarmıştı. Nu.D.38 adını verdiği yolcu uçağı, tamamen Türk mühendis ve işçilerinin ortaya çıkardıkları Türk tipi bir uçaktır. 6 kişilik yolcu uçağının çift pilot kumandası bulunmaktadır. Saatte 325 kilometre hız yapabilmekte ve 1000 KM uçabilmektedir. 1937-38 yıllarında THK tarafından sipariş verilmesiyle yapılan bu uçaklar 1941′den sonra THK’nın siparişinden vazgeçmesiyle son bulmuştur. Ancak bunlardan çok daha ilginç olan projeleri vardır ki onun gelecek tasarımı, uzgörüsü ve vizyonerliği “Bilgi Toplumu”nu oluşturacak bireylerin sahip olması gereken cinstendir. Örnek vermek gerekirse; “1931 yılında projesine başladığı Boğaz Köprüsü, 1973 yılında Japonlara yaptırıldı”, “1940larda yaptığı Nu.D.38 5000 fite kadar yükselebilirken yapım siparişleri iptal edilmiş, 1970 yılında aldığımız F-27 ler 6000 fite kadar çıkabiliyordu”, “1944 yılında Keban Barajı projesini çizmiş ve önermişti, 1966 yılında bu öneri meclis gündemine alındı”, “1936 yılında ar-ge çalışmalarından ve kopyacılığın montajcılığın bir fayda getirmeyeceğinden bahsetmiş, 1995 yılında ancak yerli ARGE çalışmaları başlatılmıştır.”, “1947 yılında hazırladığı Köy ve Şehir planları, şehirlerde tasarladığı havaalanları, ancak 21. yüzyılda Kentsel Dönüşüm adıyla gerçekleştirilmeye çalışılıyor”
Gelecek Tasarımından bahsetmişken “Düşünce Deneyleri “ne de değinmek lazım. Kuramsal önermeler ve kurgular ile mantık yürütmelerin yer aldığı deneylerde Galileo, Einstein, Maxwell, Sten, v.b. gibi ünlü düşünce deneycilerini sayabiliriz. Düşünce Deneyleri ile geleceğin nasıl tasarlandığını anlamak için de Galileo‘nun serbest düşme deneyi sonrası Aristo’nun önermelerinin çürütülerek modern mekaniğin doğuşu ile bilim dünyasında bir çağın kapanması örnek gösterilebilir. Bugün uluslararası düzeyde üniversiteler arasında en iyiler arasında gösterilen birçok üniversitede düşünce deneyi çalışmaları yaptırılıyor. Sadece lisans düzeyinde değil, yüksek lisans ve doktora seviyesinde. Bu dersleri verenlerden biri de Berkeley‘den Profesör Lotfi Zadeh‘dir. Bakü doğumlu bilim adamı 1965 yılında “Bulanık Mantık” yani “Fuzzy Logic“in mimarlarındandır. Geçen yıl Nobel Fizik ödülünün gittiği çalışmalar Kuantum Bilgisayarları idi ve o bilgisayarların gelişimi “Bulanık mantık” çalışmalarına dayanmaktadır. Kuantum Paradigması, gelecek tasarımında büyük bir rol oynamakta ve gelecek tasarımları artık bu paradigma üzerinden yapılmakta. Teknoloji ve Tasarım Dersinin dayandığı paradigma geleceğe yön vermekte, ezber kalıplarını bozan da sorgulamalara imkan veren de bu paradigma…